Sayfalar

27 Aralık 2011 Salı

`bilmemek` ne garip bir kelime/eylemdir!


`Bekle beni` ne garip bir sozcuktur. Biraz once Ezginin Gunlugu’nun o guzelim sarkisini dinledim. Bazi sarkilar gurbette dinlenince ayri guzel sanirim… Sarki guzel cunku sozleri guzel. Konstantin Simonov”un bir siirinden.

Neden bilmiyorum 3 kere ust uste dinledim. Bir yanda artik cok uzak gibi gorunen 2 ay onceki yasamimi mi ozledim?  Bilmiyorum.

Insanoglu garip yaratik. Bilmedigi seyler icin bilinmezliklerin pesinden gidiyor bazen ve su `bilmiyorum` cumlesi pesini birakmiyor bir turlu…

Bu haftanin kendime sordugu en onemli sorusu `aidiyet` oldu sanirim. Her yola gidince baska yollari neden ozledigimi soruyorum kendi kendime… Ve elbet bunun nereye kadar devam edecegini de…
Rutine gelemem ve ben `olmadigim` seylere istemsiz bir direnc gosterme huylarim burada da devam ediyor. Ustelik bunu satirlara dokunce her sey ne kadar da basit gorunuyor. Ama hic bazi gunler sizing kendinizin kendine agir geldigi oldu mu? Kosar adimlarla kendinizi dusa attiginiz mesela ya da amacsizca ve duzgun olmayan adimlarla hizla yurudugunuz ama aslinda yetisecek bir yerinizin olmadigi…

Annem bir kez – aslinda biri gecti soyledikleri – acaba surekli yer degistirerek zora geldigin an kaciyor musun Gozde diye sormustu bana. ( Evet simdi bunlari yazarken bir an yerinden kalkilacak bir cay demlenilecek) Kacmak istiyorum artik bunun yanitini biliyorum ama gittigim yola ciktigim zamanlar daha cok yuzlesme oluyor nedense benim icin. Ustelik gidisimin nedeni bu da degil sanirim yollara doyamayisim...

Katherine Mansfiel’in hayatini okudum bugun. Sel Yayinlari’ndan cikan Yaratici Asklar kitabinda. Bu satirlari belki de onu tanimlayan su cumle yazdirdi bana Hem entellektuel bir ozgurluk hem de evcil bir guvenlik duygusuna sahip olmak istiyordu.

Bu arada kalmak benim en buyuk lanetlerimden biri sanirim. Ama bir yandan da bana en keyif veren seylerden biri. Cunku baska turlu olsun da istemezdim. Hicbir secimin gazeteciligin ve yollarin disinda konumlandiramiyorum kendimi hala. Sevgililerime bile `elbet bitecek ve ben baska yollarda olacagim` deyisim ustelik en mutlu anlarimizda bilincsizce bunu soyleyisim bile bundan. Ya da tam yeni bir seyler kurarken yeni kararlar alirken kendimi bambaska okyanuslarda bulusum. Ayni anda asla bir kitap okuyamayisim ve defterlere binbir halimi binbir farkli yazi sekliyle yazisim… Kendimi dusundukce orneklerin cogaliyor olmasi bile bir kanit belki de…

Yani siirde Simonov diyor ya: Kimseler beklemezken bekle beni diye ama bir yandan da aklim baska siirlere gidiyor azizim. Mesela Sabahattin Ali geliyor bir anda aklima. Benim meskenim daglardir diye fisildiyor usulca. Ve iste o yuzden biraz da Can Yucel `Yalnizligim benim sidikli kontesim,ne kadar rezil olursak o kadar iyi.` Ama elbette `Yalnizligim benim cogul turkulerim ne kadar yalansiz yasarsak o kadar iyi`

Sizi bilmem ama ben bu gece biraz bu araf halimi dusunecegim. Fonda Leonard Cohen elimde Yaratici Asklar kitabiyla… ( Baslamasamiydim acaba bu kitaba yahu!) 

1 yorum:

  1. bilmediklerimi ayaklarımın altına koysam başım göge ererdı demıs ...

    YanıtlaSil